Bu blogta Galatasaray'ı yazmak adettendir deyip, günlerdir kafamı meşgul eden bir konuya değinmek istiyorum.
Efendim fotoğraf Galatasaray resmi sitesinden. Aslında az sonra yazacaklarımın net özetidir. 25 kişilik takım kadrosunda forvet kısmına 2 oyuncu yazabiliyorsanız ve bunlardan birini kural gereği Avrupa kupalarında diğerini de sakatlık nedeniyle hiçbir yerde oynatamıyorsanız yapılan transferlerin doğruluğunu tekrar tartışmak gerekir.
Devre arası transferinin en hızlı ve flaş takımı hiç şüphesiz Galatasaray. Kadroya dahil edilen isimleri kariyer ve yetenek olarak tartışmanın pek bir manası yok. Ama gerçek şu ki Baros ve Kewell'ın sakatlığı, Nonda'nın gönderilmesinden sonra takımda ciddi anlamda bir forvet sıkıntısı baş gösterdi. Bugün kadroda olmayan Nonda'nın ve sakatlıkları daha bir kaç ay sürecek Baros ve Kewell'ın ligteki 37 golden 21'ine imza attığını unutmayalım. Bu gol ayakları şimdi yoklar ve yerlerine alınan Dos Santos ve Jo'nun son iki sezondaki oynadıkları maç sayısı ve attıkları goller gösterecekleri performans konusunda soru işaretleri uyandırmakta.
Sezon başından beri Galatasaray için söylenen şey Türkiye'nin en iyi hücum hattına sahip olduğu ve yediğinden bir fazlasını atabilecek oyun sistemi ile mücadele ettiğiydi. Takımın en iyi işleyen yeri yani hücüm hattı hem sakatlıklar, hem gönderilen hem de yerine alınan yeni oyuncularla sil baştan bir hal almış oldu. İşleyen sistem tasfiye edildi ve yerine gösterecekleri performans merak konusu olan oyuncular getirildi.
Dos Santos son iki sezonda toplam 23 maç yapmış bir oyuncu. Kariyerinde bir sezonda 4 golden fazla atmışlığı yok . Kaldı ki bu takıma forvet oyuncusu olarak da alınmadı. Jo'nun Rusya ligindeki performansı ona Premier ligin kapılarını açmıştı ama son iki sezonda oynadığı 33 maçta sadece 10 gol atıp vasat bir performans gösterdiği için bugün Galatasaray'da.
Her iki oyuncunun ligin ikinci yarısında takıma uyum sorunu yaşama, Türkiye'ye alışamama, hatta gol kaçırma lüksleri bile yok gibi görünüyor. Kiralama yoluna gidilerek alınmış olmaları zaten kısa vadeli başarılar için düşünüldüklerinin göstergesi. Takım şampiyon olamazsa tribünlerden ilk tepki görecek isimler de bu oyuncular olacaktır. Tam tersi bir durumda yani Fenerbahçe'deki Nobre vakası gibi bir durum olursa da Galatasaray'ın şampiyonluğunda büyük katkıları olacaktır. Ama bu durum satın alma opsiyonu elinde olan Galatasaray yönetimini de büyük maliyetlerle karşı karşıya bırakacaktır.
Bazılarınızın Galatasaray'da gol atabilecek isimler sadece Jo ve Santos değil ki dediğini duyar gibiyim. Haklısınız. Kadroda Keita, Elona, Arda ve Caner gibi isimler de var. Ancak bunların ilk yarıda takıma yaptıkları katkılarda ortada. Arda'nın asist ve golleri dışında Caner'in son iki haftadaki performansı dışında dişe dokunur bir katkı göremedi Galatasaray taraftarı Elona ve Keita'dan.
Uzun lafın kısası, ara transferde takıma katılan 3 isim de taraftarı ve rakip takımları heyecanlandıracak özellikte. Ancak onlar için vazgeçilen isimlerin de en az gelen oyuncular kadar önemli olduğu bir gerçek. Bu üç yeni transfer Galatasaray'da kadro derinliği yaratmaktan çok, iyi işleyen bir sistemin yerine gelmiş “ya tutarsa” tadında transferlerdir. En basitinden Dos Santos'mu Kewell mı? Jo'mu Baros mu? Sorularına vereceğiniz cevaplar Galatasaray'daki son durumu özetleyecektir. Bekleyip göreceğiz. Futbolseverler için yeni transferlerin göstereceği her iki performansta çok şaşırtıcı olmayacaktır.
Efendim fotoğraf Galatasaray resmi sitesinden. Aslında az sonra yazacaklarımın net özetidir. 25 kişilik takım kadrosunda forvet kısmına 2 oyuncu yazabiliyorsanız ve bunlardan birini kural gereği Avrupa kupalarında diğerini de sakatlık nedeniyle hiçbir yerde oynatamıyorsanız yapılan transferlerin doğruluğunu tekrar tartışmak gerekir.
Devre arası transferinin en hızlı ve flaş takımı hiç şüphesiz Galatasaray. Kadroya dahil edilen isimleri kariyer ve yetenek olarak tartışmanın pek bir manası yok. Ama gerçek şu ki Baros ve Kewell'ın sakatlığı, Nonda'nın gönderilmesinden sonra takımda ciddi anlamda bir forvet sıkıntısı baş gösterdi. Bugün kadroda olmayan Nonda'nın ve sakatlıkları daha bir kaç ay sürecek Baros ve Kewell'ın ligteki 37 golden 21'ine imza attığını unutmayalım. Bu gol ayakları şimdi yoklar ve yerlerine alınan Dos Santos ve Jo'nun son iki sezondaki oynadıkları maç sayısı ve attıkları goller gösterecekleri performans konusunda soru işaretleri uyandırmakta.
Sezon başından beri Galatasaray için söylenen şey Türkiye'nin en iyi hücum hattına sahip olduğu ve yediğinden bir fazlasını atabilecek oyun sistemi ile mücadele ettiğiydi. Takımın en iyi işleyen yeri yani hücüm hattı hem sakatlıklar, hem gönderilen hem de yerine alınan yeni oyuncularla sil baştan bir hal almış oldu. İşleyen sistem tasfiye edildi ve yerine gösterecekleri performans merak konusu olan oyuncular getirildi.
Dos Santos son iki sezonda toplam 23 maç yapmış bir oyuncu. Kariyerinde bir sezonda 4 golden fazla atmışlığı yok . Kaldı ki bu takıma forvet oyuncusu olarak da alınmadı. Jo'nun Rusya ligindeki performansı ona Premier ligin kapılarını açmıştı ama son iki sezonda oynadığı 33 maçta sadece 10 gol atıp vasat bir performans gösterdiği için bugün Galatasaray'da.
Her iki oyuncunun ligin ikinci yarısında takıma uyum sorunu yaşama, Türkiye'ye alışamama, hatta gol kaçırma lüksleri bile yok gibi görünüyor. Kiralama yoluna gidilerek alınmış olmaları zaten kısa vadeli başarılar için düşünüldüklerinin göstergesi. Takım şampiyon olamazsa tribünlerden ilk tepki görecek isimler de bu oyuncular olacaktır. Tam tersi bir durumda yani Fenerbahçe'deki Nobre vakası gibi bir durum olursa da Galatasaray'ın şampiyonluğunda büyük katkıları olacaktır. Ama bu durum satın alma opsiyonu elinde olan Galatasaray yönetimini de büyük maliyetlerle karşı karşıya bırakacaktır.
Bazılarınızın Galatasaray'da gol atabilecek isimler sadece Jo ve Santos değil ki dediğini duyar gibiyim. Haklısınız. Kadroda Keita, Elona, Arda ve Caner gibi isimler de var. Ancak bunların ilk yarıda takıma yaptıkları katkılarda ortada. Arda'nın asist ve golleri dışında Caner'in son iki haftadaki performansı dışında dişe dokunur bir katkı göremedi Galatasaray taraftarı Elona ve Keita'dan.
Uzun lafın kısası, ara transferde takıma katılan 3 isim de taraftarı ve rakip takımları heyecanlandıracak özellikte. Ancak onlar için vazgeçilen isimlerin de en az gelen oyuncular kadar önemli olduğu bir gerçek. Bu üç yeni transfer Galatasaray'da kadro derinliği yaratmaktan çok, iyi işleyen bir sistemin yerine gelmiş “ya tutarsa” tadında transferlerdir. En basitinden Dos Santos'mu Kewell mı? Jo'mu Baros mu? Sorularına vereceğiniz cevaplar Galatasaray'daki son durumu özetleyecektir. Bekleyip göreceğiz. Futbolseverler için yeni transferlerin göstereceği her iki performansta çok şaşırtıcı olmayacaktır.